Yaşlılarda Akıl Sağlığı
Çalışmalar, yaşlıların bazı akıl ve ruh hastalıkları ve komplikasyonları açısından gençlerden daha fazla risk altında olduklarını ve bu hastalıkların bir çoğunun kesin bir şekilde teşhis ve tedavi edilebildiğini göstermektedir. Ancak bir çok yaşlı, şikayetlerini ve bulgularını hafifletebilecek veya tedavi edebilecek ve daha önceki hayat tarzlarını geri kazandırabilecek bir psikiyatrik tedaviyi talep etmekte isteksiz ve gönülsüz davranmaktadır.
Akıl ve Ruh Hastalıklarının Çeşitleri
Depresyon, 65 yaş ve üzerindeki insanlarda en sık görülen akıl ve ruh hastalığı olarak kabul edilmektedir. Bir çok araştırmacı depresyonun aslında çok daha sık olduğunu ancak depresyon semptomlarının sıklıkla diğer rahatsızlıkları olan insanlarda da ortaya çıktığını ya da bunama semptomları ile karışabildiğini düşünmektedirler (hastalar kabuklarına çekilirler, bir konu üzerinde konsantre olamazlar ve aklı karışmış görünürler). Bazı uzmanlar, bunama teşhis edilen hastaların yaklaşık yüzde 10’unun aslında tedavi edildiğinde düzelebilecek depresyondan rahatsız olduklarını tahmin etmektedirler.
Akıl karışıklığı, hafıza kaybı ve yönelim bozukluğu ile karakterize olan demans, yaşlanmanın kaçınılmaz bir parçası değildir. Aslında 65 yaş ve üzeri yaşlıların yalnızca yüzde 10’una yakını bundan muzdariptir. Bu rakamın tahminen yüzde 60’ı demansın bir çeşidi olan ve henüz ne sebebi ne de tedavisi bulunamamış olan Alzheimer hastasıdır.
Beyin hücrelerinin bir kısmının ölmesine sebep olan Alzheimer hastalığı, beynin hafızayı kontrol eden bir bölümünü tutmaktadır. Hastalık beynin diğer kısımlarına yayılmaya başladığında zihinsel, duygusal ve davranışsal becerilerin büyük bir kısmını etkilemeye başlar. Bir yetişkinin bu hastalığa yakalanması ihtimali yüzde 1 civarındadır ancak bu oran yaş ilerledikçe artmaktadır.
- Kronik yüksek tansiyon, damar hastalıkları veya geçirilmiş olan felç komplikasyonları. Sabit bir ilerleme yerine adım adım gelen bir kötüleşme olur. Bu tip demans genellikle damarsal veya çoklu enfarktüs demansı olarak adlandırılır.
- Parkinson hastalığı genellikle istemsia ve küçük titremelerle veya istemli hareketlerde sorun çıkması ile başlar. Hastalık ağır veya çok ilerlemişse demans ortaya çıkabilir.
- Huntington hastalığı orta yaşlarda başlayan ve kişilik değişimi, zihinsel gerileme, psikoz ve hareket rahatsızlığı semptomları olan genetik bir hastalıktır.
- Lewy cismi demansı dejeneratif demansın en sık görülen ikinci sebebidir ve kendi başına ya da Alzheimer hastalığı, Parkinson hastalığı gibi diğer hastalıklarla birlikte görülebilir.
- Demansın sıklıkla aynı anda felç, depresyon, Alzheimer hastalığı ve Parkinson hastalığının birlikteliği gibi birden fazla sebebi olmaktadır.
Beyin düzenli bir şekilde uygun besin tedariğine ihtiyaç duymaktadır ve kötü beslenme alışkanlıkları veya sindirim sorunları beynin çalışmasını aksatabilir. Örneğin B -12 vitamin emilimi eksikliğine bağlı bir kan hastalığı olan Pernisiyöz anemi sinirlilik, depresyon ve demansa sebep olabilir. Kanda aşırı şeker düşüklüğü de konfüzyon ve kişilik değişimine yol açabilir. Beslenme alışkanlıklarındaki değişiklik yaşlıların, çok önemli bazı gıdaları beslenme rejimlerinden çıkarmasına neden olacak kadar ağır çiğneme zorlukları yaratan diş hastalıklarından kaynaklanıyor olabilir.
Beyin düzgün çalışabilmek için aynı zamanda büyük miktarda oksijene de ihtiyaç duymaktadır. Eğer hastalıklı akciğerler kana yeterince oksijen veremezse ya da hastalıklı bir kalp beyne yeterince kan pompalayamazsa, oksijen eksikliği beyni ve davranışları etkileyecektir.
Bu salgı bezleri duygu, algılama, hafıza ve düşünce işlevlerini düzenlemektedirler. Eğer düzgün bir şekilde çalışmazlarsa bu zihinsel işlevler etkilenirler.
Tüm yaşamı boyunca iyi bir akıl sağlığına sahip olmuş olmak, yaşlanınca ağır bir depresyon, Alzheimer hastalığı, anksiyete bozuklukları ya da diğer zihinsel rahatsızlıklara karşı bağışıklığı garantilemez. Yaşlı bir insanın davranışlarındaki ya da ruh halindeki önemli değişikliklere karşı dikkatli olun. Bu değişiklikler, yardım edilebilecek rahatsızlıkların semptomları olabilir. Yaşlılar, onları üretici ve mutlu bir hayata geri döndürebilecek tıbbi ve psikiyatrik muayenelerden ve tedavilerden korkmamalılardır.
Çare vardır, umut vardır..